BİR HADİS
...Ebû Hüreyre merfu olarak rivayet ettiğine göre, Resûlullah sallallahü aleyhi
vesellem (şöyle) buyurmuştur: "Her kim inanarak ve sevabım umarak ramazanda oruç
tutarsa, geçmiş günâhları affedilir ve her kim inanarak ve sevabını umarak Kadir
gecesini ihya ederse, geçmiş günahları bağışlanır."
22 Temmuz 2012 Pazar
Seyyid Sıbgatullah Arvasî k.s. Hazretleri şöyle der:
“Mürit en çok nisbeti (manevi yakınlığı) hizmet yapmakla elde eder. Hizmetten alınan feyz ve kemalât (manevi olgunluk) daha tesirli ve uzun sürelidir.
Hizmetten kazanılan nisbet, kolay kolay kaybolmaz. Başka şeylerden doğan nisbet ise kişinin küçük bir kusuruyla kaybolur.” (Seyyid Sıbgatullah Arvasî, Minah)
“Mürit en çok nisbeti (manevi yakınlığı) hizmet yapmakla elde eder. Hizmetten alınan feyz ve kemalât (manevi olgunluk) daha tesirli ve uzun sürelidir.
Hizmetten kazanılan nisbet, kolay kolay kaybolmaz. Başka şeylerden doğan nisbet ise kişinin küçük bir kusuruyla kaybolur.” (Seyyid Sıbgatullah Arvasî, Minah)
21 Temmuz 2012 Cumartesi
İtikâfın Edepleri
İtikâfın şu edepleri vardır:
1. İtikâf, ramazan ayının son on gününde ve mescidlerin en faziletlisinde yapılmalıdır.
2. İtikâf esnasında hayırdan başka bir şey söylenmemelidir. Günah gerektirmeyen şeyleri konuşmakta bir sakınca yoktur. İbadet inancı ile susmak ise mekruhtur. Günah sayılan şeylerden dili tutmak ise ibadetlerin büyüklerinden biridir.
... 3. İtikâf esnasında Kur’ân-ı Kerîm okumaya, hadis-i şerife, peygamberlerin yüksek siyerlerine, dinî meseleleri öğrenmeye devam etmelidir.
4. İtikâf yapan kimse, temiz elbiselerini giymeli, güzel kokular sürünmelidir.
5. Nefsine itikâfı vâcip kılacak kimsenin niyetini hem kalp hem de dille yapması güzeldir.
Semerkand Yayınları / İtikaf
İtikâfın şu edepleri vardır:
1. İtikâf, ramazan ayının son on gününde ve mescidlerin en faziletlisinde yapılmalıdır.
2. İtikâf esnasında hayırdan başka bir şey söylenmemelidir. Günah gerektirmeyen şeyleri konuşmakta bir sakınca yoktur. İbadet inancı ile susmak ise mekruhtur. Günah sayılan şeylerden dili tutmak ise ibadetlerin büyüklerinden biridir.
... 3. İtikâf esnasında Kur’ân-ı Kerîm okumaya, hadis-i şerife, peygamberlerin yüksek siyerlerine, dinî meseleleri öğrenmeye devam etmelidir.
4. İtikâf yapan kimse, temiz elbiselerini giymeli, güzel kokular sürünmelidir.
5. Nefsine itikâfı vâcip kılacak kimsenin niyetini hem kalp hem de dille yapması güzeldir.
Semerkand Yayınları / İtikaf
Cahil ile dost olma: İlim bilmez, irfan bilmez, söz bilmez; üzülürsün.
Saygısızla dost olma: Usul bilmez, adap bilmez, sınır bilmez; üzülürsün.
Aç gözlü ile dost olma: İkram bilmez, kural bilmez, doymak bilmez; üzülürsün,
...
Görgüsüzle dost olma: Yol bilmez, yordam bilmez, kural bilmez; üzülürsün.
Kibirliyle dost olma: Hal bilmez, ahval bilmez, gönül bilmez; üzülürsün.
Ukalayla dost olma: Çok konuşur, boş konuşur, kem konuşur; üzülürsün.
Namertle dost olma: Mertlik bilmez, yürek bilmez, dost bilmez; üzülürsün.
- İlim bil, irfan bil, söz bil.
- İkram bil, kural bil, doyum bil.
- Usul bil, adap bil, sınır bil.
- Yol bil, yordam bil.
- Hal bil, ahval bil, gönül bil.
- Çok konuşma, boş konuşma, kem konuşma.
- Mert ol, yürekli ol.
- Kimsenin umudunu kırma.
Sen Seni Bil; Ömrünce Bu Yeter Sana.
- [ Şeyh Edebali ]
Saygısızla dost olma: Usul bilmez, adap bilmez, sınır bilmez; üzülürsün.
Aç gözlü ile dost olma: İkram bilmez, kural bilmez, doymak bilmez; üzülürsün,
...
Görgüsüzle dost olma: Yol bilmez, yordam bilmez, kural bilmez; üzülürsün.
Kibirliyle dost olma: Hal bilmez, ahval bilmez, gönül bilmez; üzülürsün.
Ukalayla dost olma: Çok konuşur, boş konuşur, kem konuşur; üzülürsün.
Namertle dost olma: Mertlik bilmez, yürek bilmez, dost bilmez; üzülürsün.
- İlim bil, irfan bil, söz bil.
- İkram bil, kural bil, doyum bil.
- Usul bil, adap bil, sınır bil.
- Yol bil, yordam bil.
- Hal bil, ahval bil, gönül bil.
- Çok konuşma, boş konuşma, kem konuşma.
- Mert ol, yürekli ol.
- Kimsenin umudunu kırma.
Sen Seni Bil; Ömrünce Bu Yeter Sana.
- [ Şeyh Edebali ]
Nefsin başı, iki kaş arasındadır. Vücudu ise iki kemik arasında, kürek kemikleri arasında bulunur. Ayakları ise çoktur. İnsan vücudundaki letaifleri sarmıştır. Onun için, organlarımızla amel yaptığımızda nefis bundan pay alıyor. Ancak bir kamil mürşit gözetiminde amel edilirse eğer, letaifler gerçek görevini üstlenir.
Kamil mürşidin nazarı, nefsin gücünü azaltır. Nefsi felç eden tek şey nazardır. ...
Kamil mürşidin nazarı, nefsin gücünü azaltır. Nefsi felç eden tek şey nazardır. ...
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)